Dünya Ticaretinde Sonbahar Beklentileri
Küresel mal ticaretindeki büyüme ivmesine bağlı olarak 2021 yılında ihracatımız 210 milyar dolara ulaşabilecektir.
Dünya mal ticareti 2021 yılının ilk çeyreğinde hızlı bir büyüme göstererek tarihinde ilk kez bir çeyrek dönemde 5 trilyon doları aşarak 5,05 trilyon dolar olarak gerçekleşmişti. Yılın ikinci yarısında açılmaların da etkisi ile dünya mal ticareti 5,3 trilyon dolar seviyesine ulaşarak yeni bir çeyrek dönem zirvesine ulaşmış bulunmaktadır. Yılın üçüncü çeyreğinde ise ilk iki ay geride kalmış durumdadır. Dünya ticaret örgütünün ağustos ayı sonunda yayınladığı mal ticareti barometresi dünya mal ticaretindeki genişlemenin üçüncü çeyrekte de devam ettiğini göstermektedir. Mal ticareti barometresi ağustos ayında 110,4 puan ile şimdiye kadar ölçülen en yüksek değere ulaşmıştır. Mal ticareti barometresi birçok alt göstergeden oluşmaktadır. Bunlar içinde özellikle alınan yeni ihracat siparişleri ile konteyner taşımacılık göstergeleri de zirve seviyelerine ulaşmıştır. Bu gelişmeler dünya mal ticaretinin yılın üçüncü çeyreğinde de hızlı bir büyüme kaydettiğine işaret etmektedir. Dünya mal ticareti ulaştığı bu yüksek ivme ile dördüncü çeyrekte de muhtemelen büyümeye devam edecektir. 2020 yılının son çeyreğinde başlayan dünya mal ticaretindeki büyüme giderek ivme kazanmıştır ve bu ivme son çeyrekte de yavaşlayarak da olsa sürecektir. Bu çerçevede sonbaharda veya yılın geri kalan son dört ayında dünya mal ticareti için genel beklentileri değerlendirelim;
Salgında yaşanan dördüncü dalga ekonomiye ilişkin olarak da endişeler yaratmaktadır. Ancak temmuz ayından sonra ağustos ayında da sanayi ve hizmet PMI verilerine göre iktisadi faaliyetler küresel ölçekte canlı kalmaya devam etmektedir. Özellikle gelişmiş ülkelerde ABD ve AB'de faaliyetlerdeki ivme sürmektedir. Gelişen ülkelerde ise daha çok Asya'da bir yavaşlama göze çarpmaktadır. Buna göre salgındaki dördüncü dalganın şimdiye kadar iktisadi faaliyetleri etkilemediği görülmektedir. Ülkeler iktisadi faaliyetlere devam ederken aşı olmayanlara yönelik önlemler almayı tercih etmektedir. Muhtemelen salgında dördüncü dalga yoğun aşılama çalışmaları, sınırlı kısıtlamalar ve aşı olmayanlara yönelik önlemler ile yönetilecektir. Bu koşullar altında dördüncü dalganın dünya mal ticareti üzerindeki etkisi de oldukça sınırlı kalacaktır.
Dünya ekonomisi ve dolayısıyla mal ticaretini etkileyecek bir diğer gelişme küresel enflasyondaki artış ve Merkez Bankalarının buna karşı atacağı adımlardır. Başta ABD olmak üzere enflasyon artışını sürdürmektedir. Buna karşın merkez bankaları enflasyon artışının geçici olduğunu düşünmektedir ve ekonomiye yönelik desteklerini sürdürmeyi tercih etmektedirler.
Ancak ABD'de merkez bankası FED toplantılarında yaptığı değerlendirmeler neticesinde muhtemelen bu yıl içinde ve en geç aralık ayında parasal genişlemeye son verilmesine ilişkin bir takvim açıklayacaktır. 2022 yılında parasal genişleme sona erecekken faiz artışı da gündeme gelecektir. Başta Avrupa olmak üzere diğer merkez bankları ise destekleyici politikaları sürdürecektir. ABD merkez bankasının alacağı kararın 2021 yılı dünya mal ticaretine etkisi muhtemelen sadece önümüzdeki aylarda beklentiler kanalı ile ve oldukça sınırlı olacaktır. Bu itibarla küresel enflasyon ve merkez bankaları sıkılaşma kararlarının 2021 yılı son aylarında dünya mal ticaretine etkisi çok sınırlı kalacaktır.
Ancak ABD merkez bankasının en geç yıl sonunda parasal genişlemeye son verilmesine ilişkin bir takvim açıklaması beklentisi ABD dolarını güçlendirmektedir. Dolar diğer para birimleri karşısında yıl sonuna kadar giderek güçlenecektir. Euro dolar paritesi de buna bağlı olarak 1,15 seviyesine kadar gerileyecektir. Yine aynı gerekçe ile emtia fiyatlarında da yüzde 5'e kadar geri çekilmeler yaşanabilecektir. Güçlü dolar-düşük emtia fiyatları dengesi gereği doların güçlendiği kadar emtia fiyatları da geri çekilecektir. Ancak yılın son aylarında talebin güçlü devam edecek olması emtia fiyatlarını destekleyecektir. Navlun fiyatları ise tüm bu gelişmelerden bağımsız olarak önümüzdeki aylarda da yüksek kalmaya devam edecektir. Yılın geri kalanına ilişkin bu değerlendirmeler çerçevesinde Türkiye'nin ihracatı için küresel mal ticaretindeki büyüme ve talep koşulları olumlu kalmaya devam edecektir. Küresel mal ticaretindeki büyüme ivmesine bağlı olarak 2021 yılında ihracatımız 210 milyar dolara ulaşabilecektir. Bunun önündeki tek engel Türk lirasındaki temeli bulunmayan değerlenme olacaktır.